Yaşam

Acıtan Kısmı

O öldü ben yaşıyorum hem de onunla. Basılmış çamurun ayakta bıraktığı izdir bu. Ayağın çamurda da iz bırakması çoğu umurda olmaz. Hep bu hayatın yaşanacak tek hayat olmasını biraz hunharca bile olsa bir daha muhakkak bir dahası vardır kimse ye olmadı ama bana, bir dahası kimseye söylenmiyor kimse söylemiyor ama […]

Denizle Arayı Açmışız

Son durak bütün kapılar açık hangi birinden inersen. Bütün son duraklar kapıların sonuna kadar açıldığı, seç beğen al değil. Yemyeşil ormanın ortası Doğu Karadeniz yolu bildiğin bütün yeşiller yapraklar daha gitmemiş niyetleri bile yok mevsim çoktan leylekler işi uzatmadan erken ama çoktan bütün yuvalar hazır ağustos böcekleri Eylül Ekim demiş. […]

Gidenlerin Ardından Söylenen

Binlerce oturanı olan masada yalnız gecenin en renksiz anında neyin yanına meze karanlığında sana da ciços el sallamasıyla oturup geceyi dibine kadar bitirmecesine yangın yeri yürekle baş başa tek başına. Çıkıp gelsene haydi, kadehi kaldırmacasına gittiğin gibi eyvallah demeden bir şarkının bitiş nakaratıymışçasına bir çığlığa binerek. Rüyalara, düşlere gitmek üzere […]

Ruh Temizlenir mi?

Hayat eskisi gibi değil. Kalem bile düz gitmiyor, ne yazacağına bir türlü karar verip bir şeyler yazacak zor oluyor çoğu zaman denk durmuyor. Bir şeyler oluyor bir şeyler duyuluyor bir şeyler görülüyor. Yerinde durmuyor. Bir koku artık genize sinmişliği ile bir ölmüşlüğü insanlığın. Geniz temizlenmiyor bir yerlere yerleşmiş gitmiyor oturup […]

Deliydi Kanları

Adam sesiyle dokundu: ”Uyuyor musun?”. Cevap hem sertti hem de ayağını denk al tonunda gecenin içine “Uyumadım”. Cevabı duyunca adam konuşmadı. Derin bir iç çekti o kadar. Karanlığın hafif aydınlığına tavana dikti gözlerini sustu. Uyku nerede? Kadın hıncını almamıştı. Adam üstelese parçalar mıydı bilmiyordu. Sinir içinde yaksa bir sigara gözleri […]