Sırf O Yüzden

ozlemek

Başka kelimelerle konuşmak yeni başka kelimeler bulmak kelimelerin içini oyup boşaltıp bir iki silkeleme yeni anlamlar koyup içine biber dolması misali doldurup yüzlerce baharat çeşitli tadına bile bakılmamış bir bak bakalım uzatılmış meraklı gözle bakıldığından boğaza tedirginlik gıcığı yerleşip öksürük biraz daha vazgeçme haline sarsam dalgalanması.

Uzaklara kelimeler nasıl fısıldanır kelimeler öyle boş bir kendi olmaktan içine bir şeyler güzellikler dolu dolu her biri bir bakışlık ömür boyulukta bitmezlik sonsuzluk doldurulmuş biz sana uzanamıyoruz olsun bunlar sana yetmese de bir içini iç kıyılmasını biraz alır alsın tadında.

Düşler tümüyle anlatılmaz, anlatılamaz ne görünürse görüldüyse benzer cümleler bulup yerine koyup anlatılır duygular öyle ne hissettiğin elinin yanması patates kızartırken benzemez yürek yanığına aynı kelimeye aynı yanığa yanmaya olsun başkası yok mide yanmasınında benzemezliği aynı kelimede.

O yüzden sırf o yüzden nasıl iç çekiş o yürekten gelen yüreği yırtan nefesi boğan yanık kokusu.Gözlerin korkuyla dolduğu ihtiyacı olan o bakışın orada olmadığını göremediği o bakışta içi boş bir rüya bir düş o bile fısıltıda bile yok çözülmeyecek çıkacak bir fırtınanın başlangıcı çıkmasın siklonun kenarından köşesinden değmeden nasıl bir dilekse.

İçinde özlemek de olan her ne varsa işte ondan içilen bir lokma da yutuldu zannedilen hep gırtlağın bir yerine takılı pandemi tedirginliği kalan.

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

code