İnsan ne kadar değerli ne kadar değersiz bir varlıktır. Bir lezzettir bir yenmez yutulmaz bir zehir çirkin tükürülmesi bile temizlenmeyen bir iğrenç tat bir güzellik bir botokslanmış yamru yumru gelişi oluruna boyanmış bakılmaz bir çirkinlik. İnsan iyi beslendiğinde sevgiyle duyguyla sanatla incelikle öyle dokunulmayacak bir dantel, beslenemediğinde duygusuz şefkatsiz el […]
Sadece kıskançlık filitresiyle bakan mercekler cılız bir deniz dalgası yüreğe dokundu mu yoksunluğu bitecek umudu ekmeğin arasına koyup olmadı sallanışları salıncak niyetine ters laleler, akşam sefaları, boru çiçekleri canları istediğinde kokan bu gece birkaç saat iyi geçti zamanları katili yine olamadı kaçtılar elden köpekler çok havladı kapıyı mamaları konmamış kediler […]
Şaka gibi bir zaman dilimindeyiz. Böyle gider mi biter mi bilmem. Yanında kuantum bile halt etmiş bir kurallar zinciri o da değil yokluğu yoksunluğu. Öfke ile demek istenenin dışında şeyler söylemek yazmak o yüzden kağıtta olan her şey gelmiyor önünüze anlatılan hele hiç. Ne konursa serpme al onu ye lezzetinden […]
Seni özledim. Tam olarak Fransızlar öyle diyemiyorlar demiyorlar. “Tu me manques” “Sen bende eksiksin” Eksik olmak Senin eksik olman sen eksiksin bende demek eksik olduğunu bilmek söylemek o özlemek dediğimiz duygunun eksik olan seni senin eksikliğini anlattığını öyle olduğunu içinden öyle geldiğini onu anlattığını. Özlemek eksilmek bir yanının boş kalması […]
Gecenin orta yerinde daha uykuya rüyaya çok varken odayı dolduruveren ay. Hoş geldin. Yok daha çok var gidişine yeni geldin bu saatte çay kahve olmaz ne alırsın diye sormak adetten. Biraz sohbet var sen ben birde bizde olanlar bizde kalanlar bize bırakılanlar. Al hangisini öne çekersen hangisini seçersen hangisi daha […]