Rüyalarınız olabilir. Rüyalarda kalabilir. Rüyalardan uyanabilirsiniz. Rüyalara yeniden.
Dünya sizin olabilir. Dünyalar sizin olabilir. Her şeyin sahibi olabilirsiniz. Her şeyin sizin olduğuna inanabilirsiniz. Kendinizi en yoklar da görebilirsiniz. Her olayı siz bilebilirsiniz. Sizin bildiklerinizi kimse bile bilemez olabilir.
Saat kaç?
İşte her şeyi. İşte bu soruda bir anda gece yarısı mı? Gündüz geri gitti öyle mi? Sabahın körü mü? Hangi zamanda bir anda uyku sersemi kafası.
Üzülmeyin öyle kalmıyorsunuz.
Bir anda yine aynı yere geliveriyorsunuz. Bildiklerinizin boyu biraz kısa.
Tanrılara ulaşmak için taş devrinde yontmasında cilalısında mağaraların en dibine kadar o ışıksızlıkta girip oralara resimler şekiller çizip el ayak izlerini bırakanlar atalarımız yani onlarda oralara girip korka korka belki çıktıklarında diğerlerinin bilemediği bilmediği bir şeylere ulaştığını daha iyi bir avı daha iyi bir zamanı yağmursuzluğu belki güneşli günleri daha bolluğu hissettiklerini anlatıyor olmalıydılar. Paylaşmayı gelen avları toplananları en iyi paylaştırmayı onun yapması en iyi yapanın kendisi olduğuna inanır inandırırdı.
Şimdi o paylaştırmalar ne kadar? O adamların paylaştırdıklarından daha dengesiz bir dünyamız var.
Daha çok yaşıyor zaman olarak nasıl paylaşıldığını da Tv lerden sosyal medyadan gazetelerden görüyoruz.
Ne dersiniz taş yontmaya biraz cilalamaya elma toplamaya?