Savrulmuş. Hayat savurmuş. Kıyıya vurmuş. Kuma çızıktırılmış bir hayatı kuma bırakmış, eleri bile yorgun kendisi gibi atık soluk almayan anasının koynuna yatmış üç beş yıllık hayatının en derin en soluksuz uykusu belli.
Rahat artık bütün o soluk alma dertlerini yaşama dertlerini doymayan karnı başkalarının karnını tıka basa doyurmadan doyursa bile huzuru bulamadan, sen öl anca o zaman.
Dayanmıyor işte yürek.
Üzerinden kazanılan bir sürü ekmek parası. Artık kötüler yok hepsini kum etmiş kuma dizmiş kaç kilo onu bile kaldırmamış deniz, bir de üstüne yutmuş.
Kuma bile çızıktırılamamış bir hayat, anası da gitmiş en sıcak koyun şimdi bu. Bu hoşuma gitmedi varsa başka bir hayat yoksa bunu da alın yanlış yerden yanlış zamanda başlamışlığından sayın.
Huzuru bulmuşluk o kadar. Denize çocuk teni değmiş. Bir balığın uykusunu uyur gibi.