Bir özlenmiş bahar yürekte dışarısı hala kış. Söylenmemiş çoşkular bayramlar özlemi artık yoklar. Tam göğüsün ortasında o bilindik yerde yoklukların yerinde bir acı yoklara yokluklara inat.
Sonu ne biliniyor. O acı ben geldim birazdan ben olmadığım da sen de.
Şeytan dedi diye o kandırdı diye yapılmışsa ne ala yok şeytan bile demeden kendi başına o fena işte. Bakma konduramayıştan şeytana kandı diyerek hani o kadar değildir kandırılmıştır savunması yoksa güvenilmiş dağların buzdağı denizin ortasında. Hep bir eksik kalmak sonunu getirememek güzeli tamamlamamak tamamlayamamak hep yarım yarım kalmak.
Latin müziğinin ince kıvrımlı gırtlak nağmeleriyle süslü bir şarkının ezgisi canını yakıyor. Canını yakıyor acıyor kim bilir nerede nasıl aynı yara aynı şekilde kanıyor.
Gözler yaşlarına alışık, karanlığın en dibinde görmeye, karanlıkta el yordamı da olsa yürümeye.
Baharı özlemiş bir yürekle yaşanan kış gelmeden ölme bekleyişi.