Babayla Dans

– “Babasıyla dansa kalkar, yarı beline gelir, o kadar partneri olur yine de, bilmez dansı ayağının üstüne çıkar basar, dansı ayaklarının üstünde yapar. Bütün istediği gözünün içine bakmaktır, bu dansta olmasa bile sonrasında parmaklarının üstünde durup beline dolanan elin sahibinin gözlerinin içinde görmek, görülmek, istediğini görmek önemlidir.

dans etmek

Topuklu ayakkabı işte bu gözde sevildiğini görebilmenin o ışığı fark etmenin tadını alabilmenin yolu olarak ortaya çıkar, babanın kollarında ki o eşsiz zamanın özlemi olarak hep ayaklarda kalır. İhtiyar kaknoz derisi üstünde duramayan hikayesi yaşanmış bitmiş, rafa kalkmış bir çağın kadınının bile topuklu ayakkabı giyme isteği budur”. Konuşmanın bir yerinde soru vermiştim öylesine merak, böyle anlattı. Ya bunu yaşamamış olanlar? Onlar niye giyer? Biraz düşündü. Anlatacağını biliyordu doğru kelimeleri bulmaya çalışıyor olmalıydı.

“ Kadınlar kadına rakibi olsun olmasın hepsi rakiptir, rakip kelimesi ne anlatır onu bilemem, rakiptir, dosttur, arkadaştır, kanka, kan kardeş, ahretlik, komşu, abla, teyze, anne fark etmez ortamda bir kadın daha varsa adını ben rakip koydum, rakiptir. Skor levhası ise gözlerdir bu rekabette. Beğenen gözler, tercihli beğeni bakışları. Nitelikli bakışlar, bütün kadınlar ölçer bunu”

1 Yorum

Yorum Bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir