“Karşı karşıya artık oturamıyoruz biliyorsun. Onlarca yıllık yani yaşamlarımız boyunda neredeyse kedi yavrusu oyunları oynadığımız günlerden bu yana belki, böyle olacağımızı bilmiyorduk. Sırlarımız yoktu, sırrımız vardı o zamanlarda dediğim günlerden artık bu günlere geldik bak.” Demişti. Aynaya bakarak demişti. Yanında hep olan olası gereken yoktu. Nasıl bir yakarıştı bu? İçine […]
Yaşam
Zamanı vardır her şeyin. Zaman vardır yaşamak için bile. Bir zamanları vardır bitmiş gitmişlerin. Hüznün de bir zamanı vardır. Ve Eylül’dür hüznün zamanı. Yapraklar dökülse de veya çiçekler açıyor olsa Güney yarım kürede olduğu gibi tomurcuklar dallara geliyor olsa hüznün zamanı Eylül’dür. İnsanın yaşam ritminde olmalı hüznün Eylül. Geldiğinde hep […]
İnsanoğlu öyledir. Biz biraz daha öyleyizdir mutlaka. Bir şey biterken seyirci olmaktan seyretmekten zevk alırız. Öyle saklamayız da. Bir kaza sonrası kurtarılanları değil kurtarılamayanların asıl kurtarılamadıklarını seyrederiz sadece seyrederiz. Kocasının karısını doğrayışların amatörlerce çekilmiş binlerce karesi filmi vardır çevremizde. Ve en merak ettiğimiz şeyler biten aşklardır, aşk değil o bittikten […]
Şef nasıl da çay söyler gibi kanıksanmış olarak söylemişti. Hem de adamın başucunda rutin vizit kontrolünde. “Çıkışına yarım saat kala destek makinelerini kapatın.” Birden duyunca korkuyla: – Ölür ama… diyecekti. Başına ne gelir bilmediğinden söylemedi. İyi ki konuşmamıştı. Açıklama geldi sonraki hasta da. Ailesi destek vermemizi istemiyormuş hocayla konuşmuşlar. Yönetim […]
Tam son soru sorulduğunda ne oluyordu? Kendisi bilmiyordu. Yılı geçmiş bir zamandan beri yoğun bakımdaydı, bir hastanenin yoğun bakım servisinde. Hastaneye gelirken çıkacakmış gibi gelmişti. Yatmış bir süre sonra kötülemişti. Bunlar onun bilincine kazınmamıştı. Yatarken bir oğlu bir kızı vardı birde onların anneleri. Ayrılmışlardı ne vardı? Oğlu Amerika’ya gidecekti yatmadan […]