– “Bir gün önce uçağı düşen sayılı zengin bir iş adamının vasiyetnamesini okuyan, akraba ve çocuklarının bazılarına mal bırakıp diğerlerine bırakmadığını açıklayan avukat, noter her kimse kapıya bakıp girenin öldüğü açıklanan kişi olmasının şaşkınlığı. Bir otel odasında genç adamın evlenme teklif etmek için tam da zamanı diyerek az önce seviştiği […]
Bir sigara yaktı. Işıkları açmadı. Perdeyi araladı, sokak ıssız uzaklarda kalmış şehrin sesleri dikkatli dinlediğinde duyuluyor. Dikkatle dinliyor sokağı, köşeden dönecek bir ayak sesi duyabilir mi? Öğleden sonra karşılaştığı eski arkadaşından beri kafasında onun sormadığı, adını bile almadığı ama her nasılsa hatırlattığı, şimdi uykusunu kaçıran kurbağa suratlı, çirkin, o yüreğinin […]
Oturuyorlardı. Sohbete daha başlamamışlardı, gölün sakinleri uyansalar da sabahın serinliğinde yaygaraya henüz başlamamışlardı. Kargalar kahvaltılarını etmemişlerdi. Öyle bir zamandı. Serindi. Yazdan kalmaydı gün ama sabahları serin oluyordu. – “Dün yan komşumuz, bizden farkı yok, iki büklüme beş var o da o halde. Pazara gitmiş. Öyle her şeyi taşıyacak gücü yok, […]
Bir taraftan yemek yapıyordu, laflıyorduk, bir şeyleri konuşuyorduk. Hava alabildiğince kararmış bir öğleden sonrayı yaşıyorduk laf kalabalığında. Mutfak tezgahının üstünde elleri bayağı seri çalışıyordu. Benle ölçülünce diyelim başka birileriyle yarıştırmak değil niyetim. Çenesi de elinin seriliğindeydi. – “Bir patates köftesi nasıl zor pişer bilir misin?” Omuz silkmiş olmalıyım soruya karşılık […]
“ -Kazıklanmış olabilir miyim?” “ -Hayallerimin bana oynadığı bir oyun olarak kalacak mı?” “ – Rüya değildi eminim?” Bütün gece bu soruları bağırıp durdu. Arada bir denk gelmemesi gereken yerleri bulup çıkardı. Kafa iyi derler ya aynen öyle. Haline bakılırsa bir şeylere takmış kafayı, rüya hayal denilecek b,ir şey olmalı, […]