Her hayatın filmi dizisi hikayesi dvdsi kaseti onlara eşlik eden müziği sesi tadı rengi vardır. Bazısı şöyle bazısı böyle yaşanır yaşanmıştır anlatılır söylenir dinlenir seyredilir takip edilir bazısı üstünde bile durulmaz gibidir telifi elinde olanın sakladığı bildiği.
Seksenler doksanlar yetmişler elliler altmışlar ikibinler seksenlikler ellilikler kırklıklar otuzbeşlikler yirmilikler. Yaşandığı hikayelendirildiği zamanlar beyne kazınışlar dudakları şişiren acılar gözlerin kısıldığı gülmeler dudağın kenarına ilişen hüzünler.
Formatı yeni kelimeyle şekli tasarımı kostümleri birbirine benzer benzemez aynı kapılar kapandığında ardında bşka başka yaşanan aynı senaryolar aynı başka başka hayatlar değişik kalemden aynı aynı kalemden değişik çıkmış aynı yokluğa aynı karşılıkları aynı karşılıkların aynı varlığa aynı sevinçlerin özenlerin olmadığı başka başka aynı hayatlar başka başka hikayeler.
Bir yerinden içinden çıkılsa bakılsa dışarıdan filmi çekilse anlatılsa hikayesi bir yerinden eksik olsa bir yerine ak gelse başka bir hikayeden benim hayır bu senin ki benim ki başka böyle değildi andırıyor ses bu değil şarkı kalem aynı değil. Aynı şeyleri yazmıyor tadı başkaydı biraz daha tatlıydı biraz daha tuz biraz daha biber belki tadı bu hiç değildi.kalem aynı şeyleri yazmıyor bir inat. İçine biraz daha siyah biraz daha bolca belki de gri müziğe bolca Bach birazdan fazla.
Özlenmiş olanın yok olanın biraz daha süslenmesi biraz daha özenli. Ah o eski bayramlar tadı. Ah o eski okullar. Ah o günler.
Güneş bile aklını yitirmiş halde gitmek bilmiyor hadi biraz az az biraz serin bahar bu adı üstünde son bahar bitirde başka bu da böyle.Benzemiyor Merkür belki yeni yer plato.
Biri birileri bir şeyler hep bir şeylerin yerini değiştiriyor değiştirip yerlerine sahtelerini kopyalarını koyuyor hayatta ki yerlerine. Hem de özensiz kötü kopyalar.