Görecelik Einstein’in bir fikri olarak bilinir öyle değildir. Görecelik ve sonsuzluk kavramlarını Giordano Bruno öne sürmüştü çok öncelerinde, 1548 de doğmuştu. Evrenin, üzerlerinde hayat oluşmuş oluşmamış, oluşacak, hayatın sonlandığı sonsuz gezegenler, gezegen sistemleriyle dolu olduğunu da o söylemişti ve evren sonsuzdu. Mutlak hakikat, mutlak gerçek diye bir şeyde yoktu onun […]
Bilim
Bilim dünyasına öyle kafayı çok sokmadan, karıştırmadan belki biraz uzaklaşıp öyle baktığınızda bir dolu olayın başka niyetlerle çıkılmış yollarda, başka bir şeyler aranırken el yordamıyla dolaşılırken bulunduğunu çoğunun daha önce kullanıldığını ama şerefin birine kaldığını görürsünüz. Samos’lu Aristarkhos, Apollonius, Hipparkhos’un felsefelerinde her ne kadar bilimsel düşünsel temel olarak ele alındığında […]
Dünya çok uzun bir süre milyarlarca yıl, o zaman biraz daha hızlı mı dönüyordu ne? Öyle erkek –dişi, kadın -erkek olmadan bölünüp, yumrulayıp, kendinin aynısını yapıp çoğalıyordu her şey. Öyle bu parça az oldu, bu büyük, bana çekirdekten az vermişsin bak benim kofulum seninkinden büyük kavgası çıkmıyor olmalıydı milyarlarca yıl […]
– “Bir gün önce uçağı düşen sayılı zengin bir iş adamının vasiyetnamesini okuyan, akraba ve çocuklarının bazılarına mal bırakıp diğerlerine bırakmadığını açıklayan avukat, noter her kimse kapıya bakıp girenin öldüğü açıklanan kişi olmasının şaşkınlığı. Bir otel odasında genç adamın evlenme teklif etmek için tam da zamanı diyerek az önce seviştiği […]
Bir akşam, Los Angeles’ın merkezinden uzak bi semtinde o zamanlarda doktora öğrencisi olmaya çalışan Lee Smolın etrafında çok bina olmayan boş arazide yere uzanıp gök yüzüne bakar. Gökyüzü ona bir başka duygu verir evrenle bütünleştiğini hisseder kendi anlattığı öyledir en azından. Uzunca bir süre bu duygu ile kalır, içinde bir […]