Yine bir uykusuzluk telaş kırgınlık kızgınlık ne kadar güzellik varsa hepsine körlük durumu. Biraz az bir şey kafa yorunca olması gerekenin ne olduğu konusunda insan aklı bireysel toplumsal bir birliğe gidiyor. Tamamı olmuyor çoğunluğun aklı bir yere götürüyor diğerleri daha gelememiş oluyor varamıyor gelmek de zorlanıyor velhasıl oraya bir hayat […]
Bundan sonrası doyulmadan kalkılan masalar. Tam da denilecek yerlerde birden kalkışlar daha karpuz kesecektik tadında gevelenmeler bir daha ki sefere ye bırakmalar yarım kalmışlıkları. Bir kaç dakika saniye daha bir an dahalara pişmanlıklar içine pek katmamaya gayret edilse bile. Yarına bir başka güne bir başka sefere çok varmış da o […]
Zamanın bir değeri yoktur, parasal bir karşılığı ederi. Bir değeri elbette oluşturulur ettiği kadarı harcananın emeğe tahvil edilebildiği zamanlarda. Kişinin üstüne yapıştırılmış hizmetin üstüne yapıştırılmış haliyle o ayrı. Boşa geçirilmiş olanı da değeri yokturun değersiz olduğu anlamıyla kullanılması gibi bir yere göturmek gitmek için de değil. Belki zamansızlığın değeri olmadığı. […]
Özlenilmiş ne varsa olacaksa şimdilerde daha inceden yerleri ayrılmış bu bu olacak bu da yanına bir anı kahve telvesine bakılıp fallara benzer aynı tıpkı olmasa da şu surat su mimik şu ses sonra bu da vardı katkısı sosu yanına istersen bunu da kullanılabilir bunu da aqlabilirsiniz izniyle. Sokakların sesliğine az […]
Oturup yanına bir şeyler koyup bir lokma huzur bir serinlik bir durgun bir kıpırtısız sakinlik olur diyorsun bekliyorsun rüzgar dinsin olmadı uçurtmanın istediği kadar hayat da başka şeyler dilemeğe bir fırsat kırılıp dökülüyorsun eğilip bükülüyorsun . çok da öyle pür kulak dinlenmesi değil de uyutacak sakinlik de mırmır da olmasın […]