– Dışarıda yağmur mu yağıyor?
Kısık bir sesle sordu. Artık bütün zamanlarını kaybetmiş, çok önemi de kalmamış bir gecenin çok ta duyulmayan seslerinin eriştiği kadarıyla duyulabildiğini anlatmaya çalışıyordu. Işık rahatsız ediyordu epeydir, kısıyorduk ışıkları, perdeler kapalıydı, çoktan kopmuştu zamandan. Kıvranıyordu acısı çoktu, ilaçları onu hayata bağlarken kopartıyordu. Aylardır gazetelerin bir köşesini bile görmemiş, bir haber dinlememiş, yatağa girip artık çıkmamaya karar verildiği günden bu yana kimler kaldı, kimler ondan önce artık gideceğinden emin olduğu yere çoktan geçmiş gitmiş bilmiyor. Sormuyor da gittiğinde komik ama sürpriz olsun, hadi o da öyle olsun öyle bir heyecan duyayım sormuyor.
– Islak toprak kokuyor mu dışarısı?
Merakı toprak kokusu değil. Onu da özledi ama hayat dışarıda bildiği şekilde devam ediyor muydu? Karıncalar yuva yapıyor muydu hala? Yoksa bekliyorlar mıydı? Bakınca toprağa kokusu duymak için eğilince, belki bir çiçeğin kokusunu da merak edip koklamak isteyince nereden kalmışlarsa oradan başlayıp yine aynı oyunlarını tekrar mı edeceklerdi, devam edip motor sesiyle yuva yapmayı mı oynayacaklardı? Her bahar nasıl yapıyorlarsa öyle.
– Bahar geldi mi? Çiçekler açtı mı?
Evet denmesinden korkuyordu. Çiçekler açmış mıydı? Hani dallarında turuncu, bordo beyaz caddeye tepeden şöyle bir bakayım diyen bir dalın üstünden, hani geçerken tam altından bir rüzgarın bir yaprağını beyazca bir yaprağını saçına emanet bıraktığı her baharda yaptığı gibi. Onlardan açmış mıydı? Bahar hafif rüzgarıyla geldi mi? Esti mi içinde çok az damlalar taşıyarak, yüzüne vurarak hafiften ben geldim diyerek. Bak bahar geldi ben geldim dedi mi?
– Camı açabilir misin?
İçeri bir rüzgar gelir bu kasveti alıp götürür. Açın ışıkları, getirin her şeyi önüme, giyineyim yeni elbiseler, dans edeyim o rüzgarın verdiği kuvvetle diye düşündü. O ne ıslak toprak kokusu, yağmur sesi, bahar adımlarını kocaman kocaman atıp gelmiş, pencereni pervazında oturuyormuş. Hayatı özlemiş. Derin bir nefes aldı.
– Camı kapatabilirsin. Uykum var. Işığı kapatır mısın?
Derin bir nefes aldı uzunca, gözlerini kapattı. Uykusu vardı. Uyuyabilecek miydi?