Üst üste koyup sıralayınca bile bir yerlere sığmıyor. Kitapları bir tarafa bırakıp dergiler bile öyle yer tutuyor evin tadilatı sırasında boya badana o kadar karşı komşuya götürülen koliler bile öyle sorun olmuştu.
Apartman bir yana yatmıyorsa sağlamlığından. Taşınırken bunlar başka dert birilerine verince de kimse almıyor buna şahitlik ettiğimiz var en sonu kağıt olup gidiyor iç yana yana bir büyük soru küçülemiyorsunuz büyüyüp sığmazlaşıyorsunuz bir yerlere.
Birilerinin nasıl kültür dolu olduğunu televizyonda kültür ve sanat üstüne ahkam her neyse o da başka. Toprak ve taşın sevgisinin nasıl bazılarının vatan sevgisinin kanıtı olarak ortaya konması nasıl bir kanıt.
Okunmuş binlerce kitap gibi şu anda Kürk Mantolu Madonna da yok kitaplar arasında yıllarca önce okunmuş olması belki de. Dostoyevski, Tolstoy, Fitzgerald, Camus, Cronin, Namık Kemal, Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Robbins, Kemal Tahir lerde yok. Okunduktan sonra belki birilerine bir şey anlatmak okumadıysa belki taşınırken ağır gelip bir yerlerde bırakılmış bir yerlere konup oralarda kalmış şimdi yoklar. Okuduğum kitaplar gibi kaset cd plakların çoğu yok.
Okumadığımdan değil satın almaya korktuğumdan değil kesin bir servet dökmüşümdür onlara devam . Yüzlerce taşınma yüzlerce bir yerlere bırakma binlerce değiş tokuş yüzlerce vermece.
Okuyup tekrar okuyup okumak dinlemek binlerce kez yeniden ve yenileri.
Kitaplar büyük şeyleri küçük bedellerle elde etmenin en büyük ve güzel yolu.
Gezebildiğini gördüğünü bile neye neden baktığını öğrenmek için bile kitap.
Yanlış anlamayın Kürk Mantolu Madonna nın nerede olduğunu bilmiyorum kütüphane de yok . Posta caddesinden geçerken ara sıra oralarda bir yerlerde bir balkanlı kızın o kitabın yazılışında kurgulanışında. Onun bile hikayesi. Oralarda bir yerlerde.
