Yaşam

Nasıl neden kızdı fark etmedim. Oturmuş koltuğa sohbetin en koyu yerinde ayaklandı. Bağırıp çağırmağa başladı.Gitmek istiyorum demiştim, alıp başımı gitmek. Çoktandır istiyordum, oraya geldi söz söyledim laf arasında. Bu şehri sevmesem diyordum. “Nereden çıktı bu şehri sevmek? Sen bu şehri sevmiyorsun ki” “Neden sevmeyeyim?” Dedim “Yıllardır bu şehirde yaşadım, neredeyse […]

Çok uzun yıllar önce, bir şeker belki bir kurabiye belki de seviyor olmanın o sıcak çocukluğunda yanağına konacak bir öpücüğün güzelliğine ödül gidip kucağına oturmuşsun bir tanıdığın. Sıkıştırılmış bir yanak, bir ıslak öpücük yanı bir soru ne olmak istiyorsun. Yahu ne bileyim ben daha çocuğum, bilsem senin kucağında ne işim […]

Ne oldu? Nereden çıktı bu afra tafra? Nereden çıktı bu gitmeler? Hani durduğun yerde durmuyorsun derler ya sende öylesin. Zaten ortalıklarda yoksun varım dersen külliyen yalan. Hafızamın bir köşesinde oturuyordun izinsiz kirasız. Sessiz sedasız ortalığı karıştırmadan durduğundan sesimi çıkmıyor, orada durmana izin vermesem de durmanı görmemezlikten geliyordum. Ne oldu nereden […]

Boşuna aranıp duruyorum biliyorum. Biliyorum o yıllar önce dönmen gereken sokağı anındaki geveze lafını bitiremediği için nezaketinden bir sonraki sokağa kadar gittiğini, oradan döndüğün için benimle bir önceki sokakta çarpışamadığını, kitaplarını yere düşürmediğinden bende aceleyle kitaplarını toplayamadığımı, gözlerine bakamadığımı, göremediğimi seni. Anlayacağın hayatıma hiç giremediğini, tanışamadığımızı birkaç ortak arkadaşımızın bizim […]

Yorgunsun, sabaha kadar bir acımasız alaycı uykunun peşine koşmuş, yakalayamamışsın. Gözlerin şiş, gözkapakların tonlarca ağırlıkta, her nasılsa uykunun arı kovanına girişte şifreleri unutmuşa dönüp kovana giremiyorsun işte. Bir vızıltı alışık olduğun yaşamın vızıltısı şimdi seni rahatsız ediyor, etmiş tüm gece, kaçan tam yakalayacakmışsın gibi önünden kaçan uykunun işbirlikçisi olmuş. Kim […]