Kedi İrma o da öyle yapar. Neredesin? Burada mısın? Bir vıklama bir sus işte tamam ben buradayım kuşları böcekleri neden sindiyse neyi tuzakladıysa neye pusu kurduysa neden saklanıyorsa genellikle benden sus işte buradayım sen git işine tamam işte buradayım.
Meraktayım biliyor olmalısın. Ne oldu ne yaptın nasılsın her şey bir tarafa bir vıklama bir ses versen hani parmağınla bir dokunuversen bir bakasan ben yokken hani parmağın bir bakışın buralardayım kımıldayan bir yerim var gözlerimde öyle kafam bildiğin gibi uçuk kaçık aklımda katarlar dolusu sen anlarsın işte ondan hiç bir şeyim yoklardayım öyle olmuyormuydum diye bilmen. En nihayet.
Neyse bu sefer içeriden bir tıkırtı kapının köşesinden içeri bir kedi burnu senin parmağında bir kıpırtı aynı kedi misali tamamoralarda bir yerlerdesin paylaşmıyorsun hiç bir şeyi kalemine de şimdilik prangalar ruhun o da öyle olmalı köşeye bırakılmış bir mendil gibi her sabah gözlenen belki bu sabah oynatılmış bir taş oynamış en nihayet. Varsın bir yerlerdesin köşede mendil öylesine düşmüş gibi bir taş gece çalınan öylesine kulaklara benimki ne bir başka misali bir melodi gibi.
Hoş geldin bir göz kırpması sen anladın onu.
Kar yağıyor her tanesine binip geliyorsun gibi yürekte bir neyse o. Sabahın köründe şimdilerde sabahlarda epey uzadı çay fincanın yanına karıştırırken tınısına karışmışlığın.
Kedi yine pencere pervazında bugün olmasa yarın yine tekrar
