Yağmur fırsat vermiyor epeydir gökyüzüne bakalım. Onun derdi de büyük bir ihtimal gökyüzüne bakma hevesi olanlar yoksa neden bu kadar. Hep öyle olur hiç takası takınılası yok bir şey adam kafaya koyar takar dert eder sana ne kişinin kıçından başından biraz da bırak burayı öte tarafta nereye yerleşeceği nereye konacağı nerede ikamet edeceği benim yakınıma gelsin de orada da isteği.
Büyük bir ihtimalle beyefendi ya da hanımefendi niyetine ne olunduğu gidilen yerde belli buradan nasıl uğurlandığı pek öteyi öteki tarafın dert etmediği belki dert ettiği gidene değil de gönderene uğurlayana ardından olmadık şeylerden olmamış şeyleri olmuş oluyormuş timsali misali yapılan anlatılan kabullerden omuzlara bir sürü yük daha.
Gözler doğru görür yürek yanıltır olsa olsa. Tomurcuğu kıpkırmızı olgunluğunda önce siklamen sonra pembe kurusu toz pembe yapraklı gül hikayesi. Güle takıntımız takmışlığımız adı gül bahçesi olan takılmışlığımız devir eski kuytu su olan çok olan hele kar yağdığında lambalar biraz daha kısık biraz daha ışık az.Bu yıl kar yağmadı bile evin kapısından geçilmedi yağmayınca geçer diye çoktandır beklenmemiş olsa bile. Zamanlar önce öldürür bilinenin aksine çok sonra gömülür toprağın altına çok sonra gömülür girilir. Toprak olur unutulur öyle toprak olur. Yazarın dediği gibi gülünün solduğu anlar olur zamanlar ölmezler gülleri soluverir solmaz kıpkırmızı kalıverir saçlarına bakıp beyaz bembeyaz mı yoksa.
Ne kadar atarsan at safrayı havadan daha ağır oldun mu oldu mu bu hayat kaldıramaz oldu mu anılan zamanı dokundu dokunacak zamanlar yere işte tam orada. İniver gül bahçesine kal orda belki tilki yine gelir akıl vermeye.
