Senin yaşadığında öyle olmalı.
Çam ağacının yaşadığı o muhteşem hayat gibi. Çam ağacının o özenilen hiç yaprak dökmediği hep yeşil kaldığı. Sen de öyle olmalısın.
Kışı olmayan yaprakları dökülmeyen en soğuklarda bile yemyeşil ağaç gibi ağaç olmak en çetin zamanlar da bile. Sadece belki de sırf bu yüzden kesilip salonun baş köşesine son güzellik son süsleme hafızalarda son öylece kalan fotoğraflarda en şık en gözde yerde gençliğin en verimli zamanında en güzel yaşında en güzel anında cıvıl cıvıl anında.
Kimseler yokken kimseler seni görmezken bile yemyeşil ağaç gibi ağaç kalmak üstünü örten onca kar.Yaprakları döküp soyunup sırf kuru dal bir uykuya bir dinlenmeye bir soluk almaya bir sırf kendin olmaya bir kendine kendin.
Zordur zor olmalı hep her zaman hazır ve nazır olmak hep tavşan uykusu bile değil bir gözü bile yarı açık en sıcak anlara yangın benzeri en sert rüzgara en sert soğuğa hepsine her ana.
Birazdan az sonra hepsi yapraklarını döküp imrendire imrendire üstelik.
Senin yaşadığında öyle olmalı yürekte dallarda içe sindirileyemeyecek bir ağırlık bir yorgunluk hep aynılık hep aynılık.
Kahveni nasıl alırsın hep orta şekerli.