Başından bitirilmiş bir pazarlık dahası yok kısmet dediğinde o okul sırasında yanlış oturulmuş yanyanalık. Pazarlığın çoktan bitirildiği ne verildiyse yenilip içilip yaşanılıp orada kalmışlığı.
Biliyor bile değilim dünya dediğin şimdilerde bir kutu radyo eskiden yazılmış en erkeni geçen ay onca yazı haberlerin içine edileceğini bildiğinden açılmayanı. Güneş Eylül gelince uğramaz olur ya Mayıs’a kadar Mayıs ta az biraz dolaştım geldim diyeceği bu sene şüpheli.
Kelimeler gittikçe azalıyor kullanılmadıkça köreliyor gidiyor çıkıverir de korkarsınız bu ne irkilmesi oyuncaktan çıkan şaka misali kapatıp kaçması var. Yaralar belli siyah siyaha yakın ruh hali kanıyor acısı yüze bir derin iz içinde biliyor olmalısın olmalısın simsiyah.
Hayata bağlayan bütün halatlar şimdi ince birer ibrişim nazik biraz çeksen sıyrılıp kopacak narin.
Milyonlardan sayıyorlar seni de beni de sen yok olalı gideli bırakılalı eksilere düşeli en azından aynı tasta aynı çorba bile değilken sana bir bana bir. Kapalı epeydir.
