Bir sabah zili olsan ısrarla çalan, bir gülümseme uykulu açılmış kapı önü, bir telefon zili açıldığında yumuşacık bir nasılsın olsan. Bir gülümseme kaldırımda karşılaşılmış tesadüf gibi ama değil. Bir merhaba içten gördüm, sevindim tadında. Hüznün içinden kaçmış bir gözyaşını silen el olsan yanağı okşar gibi çizmeden silen kristali.
Alışılmış olmayan bir anda hem de hiç beklenmeyen bir zamanda ben buradayım el kaldırışı, el sallayış bir karşı kaldırım yürüyüşünde.
Bir kitabın sayfalarından fırla gel, bir şarkıya eşlik eden gitarın tellerinde parmak izlerin kalmış olsun önceden dokunulmuş dudaklarda aynı izler, bir masada ucunda bir gülümseme kalmış bir göz kırpış, ayartıcı bir bakış yürek hoplatan, bir dokunuş hatıraların üzerine, bir dans kollarda uçulan bir birine dokunan noktalar kıvılcım saçan, bir şarkının yumuşak sesine kaçmış Julıo Iglesias olabilir şarkı Uno Homme Fragile.
Şuraya kıvrılıp yatmak, bu rüya iyi tadı yerinde, kahvesi sütü tam kıvamında, uyandırmayın, bir iki kaç fark etmez kaçıncı aynı tat aynı rüya ağlarsam boş verin, gülersem onu da rüya bu, çocuk olsam melekler güldürüyor, bir rüya.
Gecenin bir ateş böceği gibi, bir uğur böceği kırmızı üstü benekli ben buradayım az sonra konacağım bütün ağırlığımla değiştireceğim hayatını haberi vermeden pırr.