Yanlış anlamak gibi bir alışkanlığınız varsa, oluşuyorsa yönetimde başka uyanık sizi uyaracak bir dosta, iyi bir dosta ihtiyacınız vardır. Yanlış anlamanızın sizi yönetimde karmaşaya düşürür. Ee sizde yanlış anlıyorsunuz, denileni, duyduğunuzu tasviriniz o kadar ayrı bir yerde ki dostunuzun sizi sıkı uyarması lazım. Yok. Dostunuz mu yok? Dinlemiyormusunuz?
Dersaneler kapatılsın diyorlar. Kapatılsın, okullar öyle iyi eğitim versin ki ihtiyaç kalmasın kapatılsın. Eğitim düzeltilsin deniyor. Dersler boş geçmesin. Öğretmenlere iş ver, dersanelerde çalışıp perişan oluyorlar. Dersaneler kapansın öğretmenler perişan oluyormuş. Üniversite aç. Gençler okusun işsiz kalmasın. Her ilde liseden bozma Üniversiteler açılıp üniversiteli işsizler olsun. Ekonomi büyüsün. Üretim artsın, fabrikalar açılsın, para kazansınlar, işci çalıştırsınlar, işcilere daha fazla para versinler, işcileri bu paraları harcasınlar, esnaf kazansın, para kazanılsın çok paylaşılsın. Ekonomi büyüsün , kim kazanıyorsa yine o hepsini kazansın.
Buna ben binlerce yanlış anlama tesbiti daha yapabilirim ama sizde benim yaptığımı yapabileceğinizden o tesbiti size bırakıyorum.
Ama yanlış anlama ortada. Bal gibi…
Ağaçları kesmeyelim isteği böyle bir yanlış anlama doğurdu. Ben sizden daha doğacıyım. Doğayı sizden daha çok severim. Ağaç dikelim. Kestiğimiz ağaçlar bir habitatı yok etti. Ben sizden daha doğacıyım ağaç dikiyoruz yaa. Kesmeseydik. Ben sizden daha doğacıyım dikiyoruz yaa.
Yanlış anlama konusunda bir şeyler yapılması lazım. Dost da yok gibi.