Yaralar Derin Kan Sızdırıyor

Sabahın körü bile değil geceyi biraz geçe sabaha daha çok varlar da gece lastik gibi uzar bitmez olmuştur o anlar gecenin karanlığına kıpkırmızı kocaman bir gürültü kopardı. Mamak, Cebeci, Üreğil, Sıhhıye, Aktaş, Kayaş oralarda oturanlar biraz daha çok bilirlerdi bu gürültüyü sonra sanki her ciğerden bir parça alır gibi bir […]

Yine de Cok Acıyor

“Gözlerini kapa ve gittiğin yerden korkma kızım.” Bu cümle neden kurulduğunu bilmeseniz bile insanın yüreğini burkmaya yetiyor. Dört yaşında kanser hastası kızının dördüncü son evre de artık çok acıyor olması son an son cümle dört yaşında birine sonsuza dek nasıl elveda denebilir hele bir baba. Baba bu cümleyi kuruyor kurmuş. […]

Tadı Coktan Kaçtı

Anlatılanlar yaşananlar hikaye bile değil bir masal. Yaşıyorsun senden hemen sonra bütün her şey tiyatro dekoru gibi kalkıyor yerinden yok oluyor seninle tekrar aynı dekor seninle birlikte senden az önce yeni baştan bıraktığın gibi kuruluyor. Gördüğünü yaşadığını anlatıyor yazıyorsun olmamış gibi her şey. Aşılanmamış ağaçlar her yer şey. Ürünü kalitesiz […]

Yetmemek Yetememek

Hayatın başka türlü de yaşanacağını söylüyordu. Zavallı olmak zavallı kalabilmek de bir meziyettir diyordu. Ezik olabilmek ezik kalabilmek onu yaşamak mağdur olabilmek mağdur edilmek birilerinin senin üzerinden bir şeyler ediyor olması bunu yaşamak belki de bir erdem olabilir diyordu. Zavallı olmak sadece yetersizlikten hinoğlu hinlikten değil birilerine bir şekilde muhtaç […]

Biraz Kuantum

“Hiçbir kimse cehalete meraklı bir topluluğun içinde kalmak, yaşamak istemez.” Bir Amerikan dizisinin lafıydı bu. Bir başka lafı da “Evren diyor ki hiçbir yerde hiçbir zaman hiçbir şekilde yüzde yüz güvende olunamaz.” Daha enteresandı. Amerikan dizileri dedikleri çok önemli değil laf olsun diye söyledikleri bunlar. Bilmem kaçıncı kemikte ki bilmem […]