Düşlerimin orta yerinde duruyor, sizde biliyorsunuz büyük ihtimalle geçmişe gidebilmek, geçmişle ilişki kurmak. Gece yarıları kafama takıldığında, yakınımdaysanız sizi de uyandırıp saçma sapan bir fikir söyleyip, sizin ne düşündüğünüzü sorabilirim.
Geçmişle ilişki kurabilsek ne olacak?
Aptalca yapılmış bir dolu şeyi yapmamalarını söyleyebiliriz belki. Belki bazı seçeneklerin yanlış sonuç verdiğini öteki seçeneğin daha doğru olduğunu iletebiliriz.
Bugün içinde gelecekten gelip bunu şöyle yapın diyenler olacaktır eminim. Elimizdeki baltayı belimize belimize vuruyormuşuz gibi geliyor. Her şeyin içine bir yalan, bir dolan katıyorlar. Yönetimimiz bunu artık bir yöntem olarak seçti. Aklına geleni söyleyip zamanı gelince biz böyle demedik yalanlamasıyla geçiştirmek. Ve bu politikayı çok sevdiklerini söyleyen, yalanları yalanlansa bile gerçekmiş gibi içselleştirmiş bir gözü, kulağı, kafası başka yönlerden gelenlere kapalı insanlar.
Bunların gelecekte sıkı kötü sonuçlarını aldığımızda benim gibi düşlerine meraklı bir arkadaş geri dönüp düzeltilmesi için uyarmayı düşünebilir. Uyarsaydı keşke demekten de kendimi alamıyorum.
Düşlemekten başka elimden gelmiyor. Bu da benim düşüm.
