Bir aksırık tıksırık Corona da korkutuyor hayatı üç beş sektirip bir vole ile doksana göndermek de var korku o değil doksan yerine santimle aut işte o fena.
Yok o kadar değil.
Ayrılık ölümden biraz daha acıtıyormuş korku ondan aşı gibi hastalığın korkusuyla koca iğneyi şimdiler de küçük bir şeyler olsun çocuklukta koca kocaydı korkusu oradan kalma.
Denizin kıyısında yaz bitti sohbetleri gidip daha çok var nereye kalsaydınız bizim ki buraya kadar boyun büküklüğü ile bizim için bitti sizinki de bitsin kimse yemesin diye yemek tabağına bırakılan kağıt peçete kıskançlığı denkliği.
Özleyecek olan özlenecek olan da ayrılık gerçekten ne olur nereden gelir? Suyu çıkmamış da değil küçük tekir in saldırısı kaplan tadında lezzet bıraktı elde ayakta yerine hüzün bu çok güzeldi gurmelikler yeni tatlar akşama ne var merakları bir de bunun tadına bakayım leyleyleri leyley teyteyin durduk yerde yapılanı. Deniz soğuk bir tencere sıcak su iyi gelir de nerede.
Çıkış ta bütün kapılar riskli kal gitme beklentisi son dakika ya dek merdivenlerinden inilecek halde uçağın gelinliğiyle kaçılan düğün filmleri gibi durun siz kardeşsiniz nikahları seyredilenden akıllara yerleşmiş umutlarıyla güle güle hoşça kalınlara hazırlamalar yürekleri.
Bundan sonraki gecelerde uykuyla buluşmalar zor kaçamak üç beş dakikalar.
Dönülsün diye ardından kovalarla su dökmeler.
