Her oyunun her olayın her hayatın bir gün her gün bir an her an blöf yapma durumunu olduğundan başka gösterme durumu olur.Yaparsınız yapılır blöf elinizde olanı hiç bir dayanak olmadan ortaya masaya sürüp karşınızdakinin bunu yutmasını yemesini beklemeniz demektir.
Tutarsa bile sonuçları size anlık bir zaman kazandırmaktan pek öteye de geçmez.
Sen benim kim olduğumu biliyormusun? En tanınmış olanı.
Bunun hesabı sorulur , sen görürsün. Sonu kötü olur. Benim dediğim olmazsa vay halinize. Başınıza geleceği siz düşünün.
Bu cümleleri daha çoğu var her an bir yenisi ortaya çıkıyor her an duyuyorsunuz. Blöfler böyle işte.
Eğer elinizde bir şeyler varsa risk ettiğiniz masaya sürdüğünüz az bir şey ise kazancınız karşınızda kinin pek umursamayacağı kadar sa daha yapılabilir.
Elinizde hiç bir şey yoksa kaybedeceğiniz şey artık masaya koyduğunuz onca şeyden son az kalansa arta kalan en sson en küçük şey ise yapılır. Küçük gövde ile üstelik tenha da ayıracak bile büyük gövdeler yok iken boş verin arkanıza geçecek iri gövde ye kofti bile görünse kızdırırıp birde üstüne çok giderek yapacağınız bir blöf hep öyle anlarda daha çok mu bir istek gelir bir uyulur şeytana.
Masadan koltuktan kalkar gidersiniz sonra ben ne yaptım sen yapma halleri zamanları bak üstüne şunu da vereyim şunu da al gönlümden koptu ben yapmadım kedi yaptı boynu bükük elller ovuşturulup.
Risk almak risk alanlar almadan büyük kazananlar çok kazananlar küçük şeylerle yemlerle büyük kazanacağım büyük balık hayalleri tuzaklarına düşenlerden kazanırlar. Üç koy beş al dolandırılmanın kolay kazanılacak büyük servetler define haritası satanlar her zaman define bulanlardan fazla kazanmışlardır.