Zamanları kapkara giydirdik. Gelmişi geçmişi geleceği gelmeyeceği içinde bir o yana bir bu yana dolanıp durduğumuz. Bir bekleyiş soyunsun o da çok isteksiz şimdilerde.Bir naz bir tafra belli onun da içinden gelmiyor.Özelinde renkleri karışmış gözlere perde inmiş zaten başka türlü bakamaz olmuş bile.
Bazı zamanlar beklendiğin beklenilinen köşeye bir daha gelmemek üzere belki de son kez di içine defalarca korkusu yerleşmiş olan yakınlarda çok sık duyulan.
Beş dakika bekle git dediği gibi şairin şarkının aynen öyle.
Bakıyorum da yoksun.
Bırakılmış ayak izine karda çamurda çizilmiş gözlük camlarından görülmeyen gölgelere.
Beni de kan tutuyor üstelik bir de yüksekten korkuyorum.
Yarı gecelerden bile çok sonra beklenen telefonlar çalmayan onca zaman.
Zamanlar kapkara sırf belki de bu yüzden.
Şarkılar acıtıyor olmaya başladığında kelimelerin arasından ejderhalar canavarlar öcüler acılar yara sızıları çıktığında şiirlerin şarkıların hep bir susuzluk bir açlık bir yokluk hep bir yanın eksik lik hali.
Sessizliğin bir lütuf olmasını istediğin işkence geceleri giydirilmişliği siyahlığı sırf belki de bu yüzden.Hangi organını çaldılar gecelerde hangi duygunun mezarının üstünü örttüler hangi sızılarınla vedalaştın bir daha görüşmemek üzere hangi hatıraların elveda dedi sana bir daha görmedin hangi rüyalar umutlar başka yollara yürüdü gitti.
Belki de beklediğin o yerde beklendiğin belki de hep olduğu olacağı yerde belki de belki de.
Beş dakika bekle bekle hep bekle gelmeyene dek.
Şarkıların içine öcüleri çok yerleştirdiler tek tek her kelime bir başka rovelver.Bahaneler uydur saatin dursun bakma zamanın nasılda geçmiyor olsun güneş yerinde gece de belli olmasın nasıl geçmediği uydur olmuşlara benzemese de olur böyle şeyler de insanın başına gelmez yine de bahane bul olmaz böyle şeylerden. Karanlıktayım zamanlar eşlik ediyor kapkara giyinmişlikleriyle.