Küçük dişin arasına sıkışmayanından kaçanından çekirdeği de küçük. Biliyorum bir yerlerinden yaralı yarası ağır tuz döküp tuz değil belki ateşle dağlamak dağlanmasına yardım etmek serinletmek üflemek belki.
Çoğu yalnız kalmak istiyorsun diye sormamak acını bilmek bilmemezlikten gelmek sohbetle acıyı bölmek ya yaranda daha beter birde irinlenirse korkusu.
Sen biliyorsun ben de öyle olmamalıydı onca acı da üflesem üflense belki acıyı öyle olmazdı ya olur olsaydı olaydı. Çok gidip gelmeler çok yoğun onlarda var.
Yeşil küçük zeytin çekirdekleri de küçük yoksa nereden bileceksin kendini bu ben miyim bu kim?
Canım ne yapalım olan olmuş zamanı geri döndürecek halimiz yok repliği hazır o bile. Bir sessizlik müzik yolun bir başka yarısı. Her şeyi her şekliyle.
Bir anda öyle zabıta görmüş işportacı o bile kalmadı ya telaşı tezgahı topla dökülen saçılan kalsın ne kaldıysa ne yüklendiysen ne kurtarabildiysen al götür götürmeyi boş ver kaçır gözden gönülden ırak bir kuytuya ıssıza az önce çok önce öncelerde bir şey olmamışçasına.
Yok öyle yağma.
Sende biliyorsun bir gün bir şekilde belki çok uzağa bile bırakmak doğru değil hadi bakalım elde ayakta ne varsa ne kaldıysa eskiden özellikle eskiden hani kırılıp dökülmemiş parçalanmamış kırılmak için ele denk gelmemiş yüreğe hoş gelecek kadar sağlam kalmışından.
Zeytin çekirdekleri de kendi gibi küçük yeşil.
