Kazanmanın önemli bir kuralı da kaybetmeyi göze almaktır. Eğer kaybedilecek bir şeyler yoksa kazanmak söz konusu değildir. Kazan kazan gibi ütopik şekil varmış ve olurmuş gibi bir söylem ortaya fırlamış duruyor. Almanya – Avusturya maçı kazan kazan türü bir oyundu kaybedeni Cezayir olmuştu. Kaybedenin olmayacağı kazanılacak bir oyun durum yoktur. Kaybedenin oyunun ortadaki tarafı olmamasıdır bu. Kazanmayı günü kurtarmak kaybedeceğini yarına bırakmak, yarın daha büyük kaybederim bugün kaybetmeyeyim, kazanmak gibi bir amacım zaten yok ne kadar geç kaybedersem durumu.
Hayatın başka bir yere konmuş kamerayla fotoğrafını çekmek, başka bir açıdan bakmak, gözün olduğu yerin dışında bir yere konup bakması, hayatı başka yerde görebilmesi kazanmanın olmasa da kaybetmemenin nedeni olabilir.
Kazanmanın adı da oyundaki taraflıktan başka bir durumdur. 150 Kg bir güreşçiyle 30 kiloluk rakibinin kazanması hafif olanın kaç saniye dayanabildiğidir. Kurallar Galibin kolunu kaldırsa da biraz dayanabilen hafif salonun galibi olabilir, salonun galibi olmakta 30 Kiloluk güreşçinin kazanmak konusunda tatmini olabilir. Gücün yetmemesi kazanmayı engelleyebilir. Kazanmayı engellemesi kaybedenin gücü yetmeyenin olmasını getirmez.
Geleceği ertelenmiş kaybetmeler çok kaybetmeyi, hep kaybetmeyi getirir. Gücün hep kazanan olması, kazanacak olanın hep belli olması belli bir süre sonra kaos başlangıcı yaratır.