Soğuk Test

Bu nasıl bir soğuk arkadaş, nasıl kimi donduracaksın bu soğukta bu ne soğuk? Gecekondusundan çıkmış avaz avaz bağırıyordu yine. Kafa iyi desen, içkiden değil kafası kardeşinin ortadan kaybolmasıyla önce biraz sonra hızlanarak iyice hastalanmış bu hale gelmişti. Havanın soğuk olduğunu o da biliyordu ama. Üstünde ince bir kazak vardı. Bağırırken koltuğunun altının söküklerinden içinde de bir şeylerin olmadığını, bu giyeceklerde daha sıcak havalarda bile üşüyor olması doğal.

Hava soğuk. İnsanı delirten bir yokluğun isyandan başa bir çözüm bırakmaması. Sıcağın çaresi var bir şekilde diye düşünüyor insan. Yakındaki bir göle bir havuza bir dereye bilemediniz yer altında serince bir yere girilebilir. Yokluk ta yere serilip toprağın üstünde yatılabilir keneye önlem alınarak. Soğuk yokluğu af etmiyor. Çaresi yok. Yok lukta ne yakacaksınız? Ölümün soğuğa yakın olduğu biliniyor.

Kışın bir dolu hayvanın kaçması ortalıktan. Gidebiliyorlarsa daha sıcak yerlere göç etmesi bundan. Ağaçların kepenk kapatan dükkanlar gibi yapraklarını döküp, tatile girermişcesine kendilerini kitlemeleri böyle bir şey. Ve biz insanoğlunun bu konuda ki acımasızlığı da yine ortaya çıkıyor. Yak baba yakalım. Odun, kömür, doğalgaz, elektrik acımasız ve kuvvetli kullanılarak dünya tüketiliyor. Çevremizde bulunan vahşi doğada ki ve yakınımızda yaşayan hayvanları da kış günlerinde yok olmaya kovalıyoruz. Biz kendimizi bile sevemiyoruz. Soğuklar bu sevgisizliğimizi test ediyor. Bizde görüyoruz.

Yorum Bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir