Kapıdan girdiğinde her zamankinden farklıydı suratı, daha çok gülümsüyordu suratı ama gülmüyormuş gibi. Yemek yerken biraz durgundu. Hanımı hissetmiş şimdi sorup olayı köpürtmeyeyim diye susuyordu. Konuştu. Şu kızın düğünü için hazırladığımız listenin başlangıcı var mıydı sende? Liste vardı olmaz mıydı? Hanımı öyle dedi. Oda olurdu öteki yoksa.
Oturup saatlerce liste ile uğraştılar. Bu sefer başkaydı. Düğün sırasında yer yoktu masraf çoktu adam azaltmaya çalışırlarken bu defa listede adamları çoğaltmaya çalışıyorlardı. Hani şu sivilceli oğlan vardı ya adı neydi onu da yazdın mı? Diyordu her seferinde her ismin yanında. Kasap bilmem kimin gelinini de yazdın mı? Aman herif sen onu nereden bileceksin o bizim günden sen tanımazsın diyalogları da olmuyor değildi. Böyle giderse bir haftayı bulurdu liste hazırlamak. Neyin listesiydi?
Doktora gitmişti. Önce yavaş yavaş sonra hızlanarak her şeyi olmasa da hayatının çok büyük bir bölümünü unutacaktı. Neyi unutacağını kendinde seçemediğinden işine ne yarar ne yaramaz demeyip büyük bir gurup artık hayatından çıkacak hiç yaşanmamış olacaktı en azından onun için. Sadece onun hatırladığı başka hatırlayanın olmadığı mesela büyük teyzesinin mezarı gibi yerler onun düğününde altına kaçıp annesinin dayağı ile üstünü değiştirip eski elbiseleriyle düğün fotoğraflarında yer alması gibi olaylar onun hafızasının büyük bölümüyle beraber ortadan kaybolacaktı. Neden olduğunu değil ama ne olduğunu biliyordu. Bileğine şimdiden evin, kızın telefonları evin adresi yazılı bir bileklik hazırlamalıydılar. Anlayacağınız kaybolmaya hazırlanmalıydılar. Hem bize olmaz değilmiş onu da öğreniyorlardı. Olurmuş?
Bir hikaye gibi geldi size değil mi? Seni unutacağım hadi size güle güle partilerinin listesinde sizde olabilirsiniz. O listeye girip o partiye çağrılmadan dostlarınızı arayın.
Bu hastalıklar artık çok yaygın ve hastaların çoğu liste hazırlamaya vakit bulamadan hastalanıyor. Bu arada sizin listeniz hazır mı?