Post Tagged with: "kısa hikayeler"

Denizin kıyısında ayağını suya sokup çıkarıyorsun. Kafanda binlerce soru işareti vardı sorup bana yıkmıştın bütün cevapları bulmayı çekip gitmiştin. Sorulara cevap bulmak, soruların cevabını bulmak. Öyle iki iki daha benzeri değildi sorular. Sen zaten öyle sorular sormazdın. Sorar mıydın? Sormazdın. Cevabı hemen bulunup, herkesin bildiği cinsten olmayan sorular sorardın. Sordun. […]

“İnsanoğlu duygu ve akıl yoğrularak yapılmıştır, biraz da su hamurun kolayca yoğrulması için, gerisi fırıncının hüneridir lezzetinin fırıncı dediğinde bizleriz hep beraber eksiksiz. Yıllar oldu bu söylemi duyalı. Bu denge bazen akıl ağılıklı oldu, bazı anlarda duygu ağır geldi bastı, akılın üstüne çıktı. Duygu ağır bastığında acılar daha çok acıttı, […]

Masama oturmuş tam da saati gelmiş, vakit tamam diyorlar ya işte öyle bir şey, karşıma gelip oturuyor. Suyu katmak üzereyim ne nasıl derler portakal suyuma hani çocuk ya karşımdaki, hani bir takım şeyler var ya hadi neyse suyumu kattım portakal suyuma katıp bir yudumda alıyorum derininden ohh diyor çöküyorum sandalyeme. […]

Ateş Böceği

Sen hiç ateş böceği gördün mü? Demet Akbağ’ın oyununun adıydı evet haklısınız. O da soruyordu ben de soruyorum. Ateş böceği görmek kolay mıdır? Bence değil. Görmek için çok karanlık bir gece olması, karanlık olması hem de zifiri cinsinden olması lazım. Işığı görebilmek için olması gerekli karanlık. Soruyu değiştireyim sen hiç […]

Masanın bir köşesine oturmuş seni bekliyorum. Bir müzik yeni tanıdık gelmiyor kulağıma, tanışmamışız sevimli değil, sıkıcı olabilecek çılgınlığı da yok. Yarışma şarkıcıları gırtlağında soluksuz bir tıkırtı, artık klasikleşmiş söylenilişiyle cıstak derler ya öyle. Masanın üstünde kuş pisliği geceden kalma, yanına fincanımı koyuyor sabah olmasından hiç hoşlanmaz hıncında sert bakışmayan etrafta […]